Sony Xperia Z İncelemesi
Geçen yılla birlikte akıllı telefon tarafında tüm kontrolü eline alan Sony, çıkardığı modellerle birlikte hem tüketicileri yeni markaya alıştırdı, hem de kendisini pazara biraz daha ısındırdı. 2013 ile birlikte şirketi yine zorlu bir rekabet ortamı bekliyor. Mobil cihaz duyuruları bakımından sönük geçen CES 2013, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Sony’nin yeni gözde Xperia telefonunun duyurusuna tanıklık etti. CES’ten haftalar önce başlayan sızıntıları destekleyecek şekilde Xperia Z ile tanıştık.


Sony Xperia Z sahip olduğu çoğu özellikle 2013′ün çetin rekabet ortamına hazırlıklı gibi görünüyor. Ancak Japon şirket bununla da yetinmemiş, telefonun estetiğini bozmadan, onun dış ortam şartlarına karşı dayanmasını sağlayacak bazı unsurları da eklemiş. Oldukça ince ve hoş görünen bu kasa suya ve toza karşı dayanıklı olmasıyla dikkat çekiyor. Kağıt üzerinde bakıldığında Sony Xperia Z fazlasıyla çekici bir ürün gibi görünüyor. Pekiyi, gerçek hayatta bu telefon nasıl bir performans sergiliyor? Mart ayıyla birlikte Türkiye’de piyasaya çıkacak olan ve muhtemelen ülkemizdeki ilk 2013 model Android telefonu olacak Xperia Z ile ilgili detaylar incelememizde.



Video İnceleme



Donanım

Sony geçen yılın başından itibaren kendi markası altında çıkardığı Xperia serisi telefonlarda genellikle plastik malzeme kullanmıştı. Xperia Z’de bu tasarım çizgisinden sapıldığını ve başka bir yola girildiğini görüyoruz. Aslına bakarsanız Xperia Z yine bir Sony telefonu olduğunu belli edecek çizgiler taşıyor. Telefonun hem önünde hem de arkasında cam kullanılmış. Kırılmalara ve çizilmelere karşı dayanıklı olan her iki cam Sony Xperia Z’ye sağlamlık katıyor. Ayrıca telefona kaliteli bir hava verdiğini, kullanım zevkini de artırdığını söylemek gerek. 139 x 71 x 7.9 mm.’lik boyutlara sahip telefon biraz da camın katkısıyla 146 gr. gibi bir ağırlığa sahip. Telefon 5 inç’lik ekran taşıdığı için hatırı sayılır bir yüzey alanına sahip. Burada telefonun nispeten ince oluşu devreye giriyor, böylelikle telefon hem elde rahat tutuluyor, hem de cebe rahat sığıyor. Öte yandan telefonun kavisli hatları da elde tutuşu kolaylaştıran etkenler arasında bulunuyor.

Sony Xperia Z yukarıda belirttiğimiz gibi önünde ve arkasında bulunan sağlam camlar sayesinde belirli bir dayanıklılığa sahip oluyor. Ancak Sony bununla yetinmemiş, telefonun toza ve özellikle de suya karşı dayanıklı olmasına odaklanmış. Sony Xperia Z’yi rakiplerinden ayıran en önemli özelliklerden bir tanesi de zaten bu. IP55 ve IP57 sertifikalarına sahip olan Xperia Z’yi suya ve toza dayanıklı olması sayesinde her koşulda rahatlıkla kullanabilirsiniz. Plajda, şantiyede, saunada ve bir akıllı telefon için aklınıza gelebilecek en zorlu ortamlarda Sony Xperia Z hem estetik tasarımlı hem de dayanıklı bir seçim olarak karşımızda duruyor. Gerçekten Sony Xperia Z’yi içi su dolu bir kaba ekranı açık ve diyelim ki video oynatır durumda bıraktığınızda çalışması sekteye uğramıyor ve işini düzgün şekilde yapmaya devam ediyor. Sudan çıkarıp sildikten sonra telefonu hiçbir şey olmamış gibi kullanabilirsiniz.
Tabii ki, Sony Xperia Z’nin suya dayanıklılığının belirli ödünleri var. Telefonun kenarlarında gördüğümüz her türlü giriş ve çıkış kapaklarla örtülmüş durumda. 3.5 mm.’lik kulaklık jakının bile bir kapağı var. Bu kapaklar sayesinde telefonun içine yuvalardan su kaçmasının önüne geçiliyor. Sadece hoparlör herhangi bir kapakla örtülmüyor. Bu nedenle suyla temas eden Xperia Z’nin hoparlörlerinden çıkan sesin şiddetinde hatırı sayılır bir zayıflama olabiliyor. Neyse ki, hoparlör kuruduktan sonra eski performansına geri dönüyor.

5 inç, 1080p Full HD ekran furyasına Sony Xperia Z de uyuyor. Sonuçta 441 ppi gibi yüksek bir piksel yoğunluğuna ulaşılıyor ki, bu sayede ekran mükemmel bir keskinlik sunuyor. 16 milyon renk destekli ekran doğal olarak renk doygunluğu bakımından da tatmin edici nitelik taşıyor. Ne var ki, TFT ekranın kullanılmış olması nedeniyle görüş açısı artmaya başladıkça görüntü kalitesinde de düşmeler görünmeye başlanıyor. Tabii ki, açıyı iyice yükselttiğinizde bile ekranda ne olup bittiğini görebilirsiniz, ancak ekrana tam karşıdan baktığınıza göre daha düşük kalitede bir görsel deneyim elde edeceksiniz. Sony’nin Xperia akıllı telefonlarının özelliklerinden bir tanesi olan Mobile BRAVIA Engine’in ikinci iterasyonu Xperia Z’de bulunuyor. Bu teknoloji sayesinde fotoğraf ve videoların görüntüleme kalitesi artırılıyor. Yüksek çözünürlüklü bir YouTube videosunu Mobile BRAVIA Engine 2 açık ve kapalıyken izlediğimizde bu teknolojinin renkleri daha da koyulaştırdığını, kontrastı ve keskinliği artırdığını gözlemledik. Belki Mobile BRAVIA Engine 2′nin etkisini görmek için çok dikkat etmek gerekebilir, ancak işe yaradığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Xperia Z’yi Türkiye lansmanı sırasında ilk kez incelediğimiz sırada, dış ortamda ekranı açık şekilde fotoğraflamakta bir hayli zorlanmıştık. Neyse ki, çıplak gözle bakıldığında durum daha farklı. Her ne kadar tam anlamıyla rahat ettirecek kadar yüksek parlaklıkta olmasa da, Xperia Z’nin TFT ekranının aydınlık ortamda cihazı rahatlıkla kullanmayı sağlayacak bir parlaklık sunduğunu söyleyebiliriz.

Sony Xperia Z’nin önünde herhangi bir fiziksel tuş veya kontrol yer almıyor. Geçen yılın Sony akıllı telefonlarında ekranın altında gördüğümüz fiziksel kapasitif dokunmatik Android navigasyon tuşları işlevlerini Android’in bir özelliği olan sanal navigasyon tuşlarına bırakmış. Bu, Xperia Z’nin ekranının altında sürekli üç adet navigasyon ikonunun yer aldığı anlamına geliyor. Sonuç olarak bu durum ekranın aktif alanının çözünürlüğünün 1920 x 1080′den düşük olmasına neden oluyor. Neyse ki, fotoğraf ve videoların görüntülenmesi sırasında navigasyon çubuğu gözden kayboluyor ve Xperia Z kullanıcıları Full HD ekranın tadına tam anlamıyla varıyor.
5 inç ekranın üstünde Sony logosu, onun solunda 2.2 megapiksel çözünürlük destekli ve 1080p video kayıt yetenekli ön kamera bulunuyor. Ahize hoparlörüyse Sony logosunun üstünde farkedilmeyecek kadar küçük şekilde yerleştirilmiş. Bu arada ekranın altında da ahize hoparlörüne karşılık gelecek şekilde ana mikrofon yer alıyor. Yukarıda da söylediğimiz gibi Sony Xperia Z’nin tüm giriş ve çıkışları su sızmasını engellemek için kapaklarla sağlam şekilde kapatılmış. Üst kenarda, sağa doğru olacak şekilde 3.5 mm.’lik kulaklık jakını görüyoruz. Sol kenarda yukarıdan aşağı doğru microUSB portu, microSD kart yuvası, şarj beşiği konnektörü yer alıyor. Sağ kenarda da yukarıdan aşağıya micro SIM kart yuvası, metalden yapılmış güç butonu ve ses (kamera zum) tuşları sıralanıyor. Sony geçen yıl çıkardığı modellerin çoğunda plastikten yapılmış ve daha yalın tuşlara yer vermişti. Xperia Z’de yine daha orijinal bir tasarımın tercih edildiğini görüyoruz. Hoparlör de yine bu kenarda alta doğru iyice itelenmiş şekilde dikkat çekiyor. Hoparlörün altında da bilek kayışının geçirilmesine yarayan bir delik bulunuyor.


peria Z’nin arkasında yer alan 13 megapiksel kamera üste doğru yerleştirilmiş. Ancak Sony bu kamerayı yatay ekranda tamamen ortalamak yerine biraz daha biraz daha sola doğru konumlamış. Kameranın yanında LED flaşın bulunduğunu görüyoruz. Kameranın biraz sağında da ortam gürültüsünü bastırmaya ve video kaydı esnasında kaliteyi artırmaya yarayan ikinci mikrofon yer alıyor. Bu grubun altına doğru ilerlediğimizde NFC etiketinin yapıştırıldığı bir bölüm görüyoruz, burası NFC alanı olma niteliğini taşıyor. Xperia logosu telefonun arka bölümüne hoş bir hava katarken, en altta da seri numarası gibi çeşitli bilgilerin yazıldığını görüyoruz. Acaba Sony bu yazıları biraz daha küçültse daha iyi olmaz mıydı?


Sony Xperia Z’nin içinde 1.5 GHz dört Krait çekirdekli Qualcomm Snapdragon S4 Pro işlemci yer alıyor. Bu işlemciye 2 GB RAM ve Adreno 320 GPU eşlik ediyor. 16 GB dahili bellek barındıran cihazda aynı zamanda 32 GB’ye kadar destekli microSD kart yuvasının bulunması toplam kapasitenin bir hayli yükseltilebileceği anlamına geliyor. Kablosuz bağlantı tarafından 802.11b/g/n Wi-Fi, Bluetooth 4.0, A-GPS ve GLONASS destekli GPS gibi niteliklerin yer aldığını görüyoruz. Ayrıca Wi-Fi Direct ve NFC’nin varlığını da unutmayalım. Mobil geniş bant tarafından 42 Mbps’ye kadar indirme hızını destekleyen HDSPA ve 5.76 Mbps’ye kadar yükleme hızını destekleyen HSUPA bağlantı desteklerini görüyoruz. Bu, Xperia Z ile hareket hâlindeyken yüksek hızda internet keyfinin yaşanabileceği anlamına geliyor. İvmeölçer, jiroksop, yakınlık sensörü ve pusula da diğer üst sınıf telefonlarda olduğu gibi Xperia Z’de de standart olarak yer alıyor.

Yazılım

Android 4.2 Jelly Bean çıkalı birkaç ay oldu ve Sony Xperia Z de bu en son sürümün çıkışından uzun bir zaman sonra geldi. Ne var ki, Xperia Z piyasaya Android 4.1 Jelly Bean yüklü şekilde çıkacak. Ancak Sony, Android 4.2 güncellemesinin de kısa süre içinde geleceğinin güvencesini geldi. Aslında Android 4.2 ile birlikte fazla yeniliğin gelmediğini göz önünde bulundurursak 4.1 sürümüyle de işlerin iyi olduğunu söyleyebiliriz. Her zaman olduğu gibi Sony’nin Xperia cihazlarına özel kullanıcı arayüzü yine karşımızda, üstelik bu sefer çok da zengin özelliklerle. Biliyoruz ki, Sony her yeni sürümle birlikte Android kullanıcı arayüzünü daha iyi hâle getiriyor; Xperia Z’de gelen en son versiyon hem öze bağlı kalmış, hem de fazlasıyla hoşa gidecek unsurlar kazanarak zengin bir kullanıcı deneyimi sunacak hâle gelmiş.


Xperia Z’nin piksel bakımından yoğun Full HD ekranında kullanıcı arayüzünü kullanmak doğrusu ayrı bir keyif. Yazı karakterleri eskisi gibi korunmuş. Eskiden parmağınızı kıstırdığınızda karşınıza çıkan bileşen bulutunun yerini başlangıç ekranı sayfalarının karusel formunda görüntülendiği ve bu yapının altında da bileşen, uygulama, duvar kağıdı ve tema gibi özelleştirme seçeneklerine ulaşmayı sağlayan kısayolların yer aldığı yepyeni bir tasarım karşılıyor. Başlangıç ekranının düzenlenmesi tamamen bu sayfa üzerinden gerçekleştiriliyor. Bileşen seçeneklerine baktığımızda Sony’nin ekran yansıtma, equalizer, hava durumu, notlar gibi özel bileşenleri sunduğunu görüyoruz.

Yukarıda da belirttiğimiz gibi Sony Xperia Z’nin ekranının altında fiziksel navigasyon tuşları yok. Bu tuşların işlevleri doğrudan işletim sistemine eklenmiş. Kullanıcı arayüzünün her yerinde ekranın altında veya cihazı yatay kullandığınız durumda ekranın sağında geri, ana ekran ve çoklu görev olmak üzere üç farklı kısayol göreceksiniz. Çoklu görev ikonuna dokunduğunuzda karşınıza Android’in ham sürümünde yer alan yalın görünümden çok daha farklı bir tasarım çıkacak. Sony buraya sadece açık olan son uygulamaların ekran görüntülerini yerleştirmekle kalmamış; hesap makinesi, zaman sayacı, notlar ve kaydedici gibi küçük programcıkları da eklemiş. Bu programcıklar siz kullanıcı arayüzünün başka bir noktasına geçseniz bile açık kalmaya devam ediyor. Google Play Store’da yer alan daha fazla küçük uygulamalar arasından dilediğinizi Xperia Z’ye yükleyebilirsiniz. Çoklu görev ekranında yeni küçük uygulamaları eklemek için bir kısayol yer alıyor.


Uygulama menüsünde eski Xperia kullanıcı arayüzünden pek fazla farklılık yok. Yine sayfalı bir yapı söz konusu. Sony’nin Walkman adlı müzik, Albüm adlı fotoğraf galerisi ve Filmler adlı video oynatıcı uygulaması yüklü olarak geliyor. Sony Select uygulamasıysa bir içerik mağazası işlevi üstleniyor. McAfee Security, NeoReader gibi araçlar yine önceden yüklü olarak gelirken Sony Araba uygulaması da Xperia Z’nin otomobilde daha rahat kullanılmasını sağlayacak şekilde parmak dostu bir kullanıcı arayüzü sunuyor. Navigasyon işleri için Wisepilot for XPERIA uygulamasının önceden yüklenmiş olduğunu görüyoruz. Bunun dışında Google servislerine ait olan Android uygulamalarının çoğu da Xperia Z’de önceden yüklenmiş olarak karşımıza çıkıyor. Daha fazlasını isteyen kullanıcılar için de binlerce ücretli ve ücretsiz uygulama Google Play Store’da bekliyor. Bu arada Sony Xperia Z’de internette gezinme işi Chrome’a havale edilmiş. Bu internet tarayıcısı yüklü şekilde geliyor ve kullanıcıların masaüstüne yakın bir gezinme yapmasını sağlıyor. Chrome’un Flash desteğine sahip olmadığını belirtelim.
Xperia Z’nin Ayarlar uygulamasında Android’in ham kullanıcı arayüzündeki temel görünüm korunmuş. Tabii ki, Sony’nin yazı tipleri ve kendine has düğmeleriyle belirli bir özelleştirme durumu söz konusu. Bu arada bildirim tepsisi de birtakım düzenlemelerden geçmiş. Parmağınızı bildirim çubuğundan aşağı doğru sürüklediğinizde açılan tepsinin en üstünde ses, Bluetooth, Wi-Fi ve mobil veri işlevlerini hızlı şekilde kapatıp açmaya yarayan düğmeler bulunuyor. Bunların yanına bir de Ayarlar uygulamasına kısayol eklenmiş. Ekranın en altındaki ana ekran ikonuna bir süre bastığınızda da karşınıza Google Now arama motoru çıkacak. Bu arada kilit ekranında da kamera ve müzik çalar uygulamalarına hemen erişmeyi sağlayan kısayollar yer alıyor.

Performans ve Batarya

Sony son 2-3 yıldır gözde telefonlarını yılın hemen başında tanıtıyor ve bu telefonlar da genellikle bir önceki yılın sonlarına doğru çıkmış üst sınıf işlemcileri barındırıyor. Xperia Z’de de bu duruma uygun düşecek şekilde 1.5 GHz hızında çalışan dört çekirdekli Qualcomm Snapdragon S4 Pro işlemciyi görüyoruz. 2012′nin sonunda çıkan bu işlemci LG’nin Nexus 4 ve Optimus G Pro ile HTC’nin yurt dışında piyasaya çıkan DROID DNA cihazlarında karşımıza çıkmıştı. Qualcomm’un 2013′ün hemen başında tanıttığı Snapdragon 600 işlemcisiyle çıkacak ilk cihazları görmeye başlayacağımız şu günlerde Xperia Z biraz eskimiş bir işlemciyle birlikte gelecek.
AnTuTuQuadrantSunSpider Benchmark
Sony Xperia Z
(Android 4.1)
2043580741850.7 ms +/- %2.4
Samsung Galaxy Camera
(Android 4.1)
1529157971190.7 ms +/- %0.5
Samsung Galaxy Note II 
(Android 4.1)
1365760941027.5 ms +/- %0.6
HTC One X+ 
(Android 4.1)
1552375331012.6 ms +/- %0.9
HTC One X 
(Android 4.0)
Veri yok45442313.8 ms +/- %1.7
iPhone 5Veri yokVeri yok960.1 ms +/- %1.0
Nokia Lumia 920Veri yokVeri yok922.6 ms +/- %0.7
Ancak bu durum hemen yüzünüzü ekşitmesin. Her zaman söylediğimiz gibi donanım özellikleri madalyonun sadece bir yüzü. Önemli olan donanımı yazılımla uyumlu bir şekilde çalıştırmak, gerekli optimizasyonları yapmak. Üstelik 1.5 GHz dört çekirdekli Snapdragon S4 Pro işlemci, Adreno 320 GPU ve 2 GB RAM kağıt üzerinde hâla oldukça güçlü görünen bir paket. Pratikte de Xperia Z’nin bu paketin gücünü yansıtacak şekilde bir performans gösterdiği söylenebilir. Ancak benchmark testlerine baktığımızda pratiktekini tam anlamıyla yansıtmayan, beklentimizden biraz daha düşük sonuçlar gördük. Ancak bu noktada her zaman neticeye değil haticeye de bakmak gerektiğini söylememiz gerek.
Xperia Z’nin içinde 2330 mAh kapasiteli sabit batarya bulunuyor. Katalog değerlerine baktığımızda bu bataryanın 550 saate kadar bekleme, yaklaşık 14 saate kadar konuşma ve 40 saate kadar müzik dinleme fırsatı sunuyor. Pratikteki duruma göre Xperia Z’nin sabahtan akşama bir günü rahatlıkla çıkarabileceğini görüyoruz. Tahmin ediyoruz ki bu, birçok kullanıcı için en önemli kriter olacaktır. Ayrıca Sony Xperia Z’nin bataryası ikinci güne de sarkacak bir performans gösterebilir. Bu noktada Sony’nin cihazın tanıtımı sırasında üzerinde fazlasıyla durduğu STAMINA modunun önemli bir katkısı olacaktır.

STAMINA modu cihazın ekranı kapandığında arka plandaki uygulamaların hücresel veri bağlantısını kesiyor. Böylelikle cihazın pili normaldekinden daha az şekilde tüketiliyor. Ayarlar uygulaması altında yer alan Güç yönetimi bölümünde pille ilgili tüm ayarları görebilir, buradan STAMINA modunu kapatıp açabilirsiniz. STAMINA modunun kapalı ve açık olduğu durumlardaki tahmini pil süresi de uygulama içinde gösteriliyor. STAMINA modu özellikle pilin çok az kaldığı durumlarda fazlasıyla işe yarıyor. Örneğin cihazın pilinin yüzde 5 gibi çok az kaldığı bir durumda STAMINA modunu çalıştırmak 5 saate kadar ek süre sağlayabiliyor ki, verilen bu tahmini süre de hemen hemen tutuyor. STAMINA modu esnek bir mod; hangi uygulamanın arka plan senkronizasyonunu keseceğinizi belirleme fırsatına sahipsiniz. Bu arada Güç yönetimi bölümü altında yer alan Konuma bağlı Wi-Fi özelliği de bilinen ağların bulunduğu ortama girdiğinizde Wi-Fi bağlantısının otomatik olarak açılmasını ve bilinen ağlara bağlanılmasını sağlanıyor. Sonuç olarak mobil veri kullanılmayacağından pil tüketimi de azalmış oluyor.
Sony Xperia Z’nin çekim kalitesi iyi sayılır ve bu da pil performansının iyi olmasına bir şekilde katkıda bulunuyor. Küçük ahize hoparlörünün verdiği ses karşı tarafın ne anlattığını anlamak için yeterli olsa da, biraz daha yüksek ses çıkışı verse fena olmazdı. Bunun dışında telefon teoride 42 Mbps’ye varan hızlarda veri indirmeye olanak sağlayan HSDPA teknolojisini de barındırıyor. Diğer bir deyişle şebekenin desteklediği yerlerde Sony Xperia Z yüksek hızla internete bağlanma fırsatı sunuyor.

Kamera

Akıllı telefon arenasındaki rekabet alanlarında bir tanesi kamera ve burada iş megapiksel savaşlarının ötesine çoktan geçti. Sony Xperia Z’nin arkasındaki kamera ise hem piksel sayısı hem de işlevlerle öne çıkmaya çalışıyor. 13 megapiksele kadar çözünürlük desteği sunan bu kamera aynı zamanda otomatik odaklama ve LED flaş gibi unsurları da barındırıyor. Kamera uygulamasıysa evrimini sürdürmeye devam ediyor. Geçen yılın uygulamalarına temelde benzemekle birlikte yeni unsurların kameraya eklendiğini görüyoruz. Yine ekran ortasına açılan bir pencere içinde çözünürlük, zamanlayıcı, dokunarak çekim, vb. tüm ayarları bir arada görmek ve hızlı bir şekilde özelleştirmeleri yapmak mümkün. Ekranın sol üst köşesine eklenmiş ikona dokunduğunuzdaysa tepede karusel şeklinde bir çubuğun çıktığını göreceksiniz. Burada Süper otomatik, Normal, Video Kamera, Arka arkaya çekim, Panorama gibi modları görüyoruz. Ön kamera ile video veya fotoğraf çekim işlemine başlama işlemi de bu çubuğa yerleştirilen seçenekler arasında. Tabii ki, kamera arayüzünde bulunan kamera değiştirme ikonuna dokunarak da ön ve arka kamera arasında geçiş yapabilirsiniz.

Sony, dijital fotoğraf makineleri tarafında elde ettiği deneyimleri mümkün olduğunca Xperia Z’ye yansıtmaya çalışmış. Süper otomatik mod bunun sonucunda ortaya çıkan bir özellik. Bu modu seçtiğiniz takdirde sizin yapacağınız çekimin koşuluna göre sahne modu otomatik olarak seçiliyor ve çekim en iyi şekilde gerçekleştiriliyor. Tabii ki, isteyenler Normal modu kullanarak da çekim yapabilirler. Android telefonlarda bir klasik hâline gelmek üzere olan arka arkaya çekim modu ve video çekimi esnasında 1 megapiksellik anlık görüntüler yakalama da Xperia Z’nin kamerasının işlevleri arasında yer alıyor. Bu arada Xperia Z’nin sahne modları da bir dijital fotoğraf makinesini aratmayacak kadar zengin. Yumuşak ten, hareket bulanıklığı giderici, arka ışık düzeltme HDR, gurme gibi farklı sahne modlarını çekeceğiniz nesne veya duruma göre seçebilirsiniz.

Sony Xperia Z ile çekilen fotoğraflara baktığımızda ışık şiddetinin yeterli olduğu ortamlarda kameranın tatmin edici işler çıkardığı görülüyor. Ancak loş veya karanlık ortamlarda gürültünün etkisi fazlasıyla hissediliyor. Bunun yanı sıra kapalı havalarda çektiğimiz fotoğrafların normale göre biraz karanlık olduğunu söylememiz gerek. Öte yandan çekilen fotoğraflarda biraz pastellik etkisi hissediliyor, renkler normale göre biraz daha açılmış gibi görünüyor. Bu arada 13 megapiksel maksimum çözünürlükte çekilmiş bazı fotoğraflarda keskinliğin fazla olduğu, detaylara inildikçe pürüzsüzleştirmenin yapıldığı ve dolayısıyla detayların kaybolduğu görünüyor. Kameranın işlev ve çözünürlük bakımından fazlasıyla iyi olduğu bir gerçek, ancak performansı daha iyi hâle getirmek için kamera yazılımında biraz oynamalar yapmak gerekiyor. Umuyoruz ki, yakın zamanda gelmesi planlanan Android 4.2 güncelleme paketi içinde kameranın performansını iyileştirecek bazı unsurlar da bulunur.
Sony Xperia Z’nin arka kamerası 1080p çözünürlükte video çekebiliyor. Video çekimi noktasında en önemli özellik hiç şüphesiz HDR modunun video çekimi esnasında da kullanılması. Yüksek Dinamik Aralığı olarak Türkçeleştirebileceğimiz HDR, bir fotoğraf çekimi esnasında art arda karelerin yakalanması ve bu karelerin en aydınlık noktalarının birleştirilerek ortaya parlaklık açısından düzgün fotoğrafın çıkarılmasını temsil ediyor. Video tarafında bu işlemi yapmak zorlu bir süreç olsa gerek, ancak görünen o ki, Sony bunu düzgün bir şekilde yapmayı başarmış. Video çekimi esnasında HDR modunu açtığınızda çok daha aydınlık videolar elde etmek mümkün oluyor. Doğal olarak HDR video modu ışığın yeterli olmadığı havalarda veya ortamlarda fazlasıyla iş görecektir.

Video: Sony Xperia Z Kamerasından 1080p Video



Xperia Z’nin öndeki 2.2 megapiksel kamerası 1080p video kayıt yeteneğine sahip. Ön kamera arka kameraya göre çok daha düşük standartlara sahip ve zaten bu kamera öncelikle iletişim ihtiyaçlarının karşılanması için düşünülmüş. Yine de, ön kamerayla çekim yaparken HDR, görüntü sabitleyici, gülümseme deklanşörü gibi özellikler kullanılabilir. Sahne modları, süper otomatik mod gibi arka kameraya has işlevler ise ön kamerayla kullanılamıyor.

Multimedya

Sony Xperia Z için bir multimedya telefonu tanımlaması yapmak yanlış olmaz. Telefonun Mobile BRAVIA Engine 2 teknolojisi sayesinde keskinleştirilmiş ve kontrastı artırılmış ekranı cihaz üzerinde film izlenmesini ve fotoğraflara bakılmasını daha da zevkli hâle getiriyor. Tabii ki, her şeyden önemlisi 5 inç’lik büyük ekranın ve bunun sahip olduğu 1080p Full HD çözünürlüğün avantajını unutmamak gerek. Bu ekranın varlığı nedeniyle Sony Xperia Z’de yüksek çözünürlüklü videoları daha fazla izleme isteği duyabilirsiniz.

Neyse ki, Sony Xperia Z’nin sahip olduğu donanım paketi video performansının bir hayli yüksek seyretmesini sağlıyor. Cihazda yüklü gelen Sony’ye özel Filmler uygulaması cihazın dahili belleğine veya SD kartına transfer ettiğiniz dosyaları otomatik olarak kütüphanesine ekliyor. Ayrıca internet üzerindeki veri tabanlarına bağlanarak film veya dizilerle ilgili tanımlayıcı bilgiler ve fotoğraflar da tamamlanıyor, sonuç olarak film kütüphanesi sadece filmleri göstermekle kalmıyor, içerik hakkında bilgi veriyor ve göze güzel görünen bir ortam oluşturuyor. Bunun dışında filmler uygulamasının format desteği de oldukça geniş. .MKV ve .AVI uzantılı dosyaların da aralarında bulunduğu geniş bir format desteği söz konusu. 1080p çözünürlükteki Full HD .MKV videolar bile herhangi bir takılma olmaksızın düzgün bir şekilde oynatılıyor. Ne var ki, bu Filmler uygulaması alt yazı desteği konusunda pek fazla yardımcı olmuyor. Bu nedenle cihaz üzerinde film veya dizi izlemek isteyenlerin Google Play Store’dan alternatif bir video uygulaması indirmeleri yerinde olabilir.

Sony’nin Walkman markası Xperia Z’de müzik çalar uygulaması olarak yaşamaya devam ediyor. Göze hoş gelen düzgün bir tasarıma sahip olan bu uygulama ile MP3, eAAC+, WMA, WAV ve FLAC formatındaki şarkıları çalabilirsiniz. Albüm kapak fotoğraflarını da gösteren bu uygulama parçaları albüm veya sanatçılara göre de sıralıyor. Gracenote üzerinden kütüphanedeki şarkı bilgilerini güncellemek ve daha düzenli hâle getirmek de Walkman uygulamasının sunduğu önemli imkanlar arasında. Yüklü gelen TrackID uygulaması da herhangi bir yerde kulağınıza çalınan şarkıyla ilgili bilgileri anında öğrenmenizi sağlıyor. Bu arada Sony Xperia Z’de gelen dahili FM radyo da telefonundaki şarkıları dinlemekten sıkılanlar için bir alternatif niteliği taşıyor.
Sony Xperia Z’de galeri uygulaması Albümler olarak adlandırılan özelleştirilmiş bir uygulama olarak karşımıza çıkıyor. Bu uygulama cihazdaki tüm fotoğrafları toplu şekilde veya albümler olarak sınfılandırılmış bir şekilde görmeye izin veriyor. Facebook, Picasa gibi telefona eklediğiniz hesaplar altında tutulan çevrim içi fotoğraflara da bu uygulama üzerinden bakmak mümkün. SensMe adı verilen slayt gösterisi özelliği de Xperia Z üzerindeki fotoğraflarla anında müzik ve geçiş efektleriyle süslenmiş slayt gösterileri hazırlamanızı ve dilediğiniz takdirde bunları yakındaki bir TV’de göstermenizi sağlıyor. SensMe’nin yüz saptama işlevinin de bulunduğunu belirtelim. Bu arada Albümler uygulaması içinde gelen temel seviyede fotoğraf düzenleme aracı çektiğiniz fotoğraflar üzerinde renk, parlaklık gibi ayarları yapma ve döndürme ya da kırpma işlemini gerçekleştirme imkanı sağlıyor.

Sony Xperia Z görüntüyü telefon ekranından öteye taşıma konusunda da ihtiyaçları karşılıyor. Ayarlar uygulaması altında yer alan Xperia bölümüne baktığınızda Xperia Z’nin ekran görüntüsünü yakındaki bir TV’ye kablosuz olarak yansıtabileceğinizi göreceksiniz. Tabii, bu kablosuz bağlantı işlevi tahmin ediyoruz ki Sony BRAVIA HD TV’ler düşünülerek geliştirilmiş. Wi-Fi ve DLNA destekli başka marka HDTV’lerle bu işlevin uyumlu olmadığını gördük. Throw adı verilen bir özellik ise Xperia Z’deki fotoğraf veya video gibi içerikleri aynı ağdaki TV veya monitörlerde göstermeye izin veriyor. MirrorLink de USB ile bu teknolojiyi destekleyen bir cihaza bağlanıldığında Xperia Z’yi bu cihaz üzerinden yönetmeye izin veriyor.
Xperia Z’nin küçücük hoparlörü görüntüsüne karşın bir akıllı telefon için yeterli sayılabilecek bir ses çıkışı sağlıyor. Ancak Donanım bölümünde de belirttiğimiz gibi telefonu suya düşürdükten sonra kurulayıp kullanmaya devam ettiğinizde hoparlörden çıkan sesin epey azaldığını farkedeceksiniz. Endişelenmenize gerek yok, hoparlörün kuruması için birkaç saat geçmesine izin verin, ses eski seviyesine çıkacaktır.

Sonuç

Sony’nin Sony Ericsson markası da dahil olmak üzere şimdiye kadar piyasaya sürdüğü akıllı telefonları değerlendirdiğimizde, Xperia Z ile birlikte büyük bir gelişim kaydedildiğini görüyoruz. Aslında geçen yılın piyasaya çıkan ilk gözde telefonu Xperia S ile bile karşılaştırıldığında arada dağlar kadar fark olduğunu söylemek gerek. Ancak Sony’nin kendi içinde gösterdiği bu gelişimin rekabette kendisine ne kadar avantaj sağlayacağını rakip üreticilerin silahlarını görünce anlamış olacağız. Sony’nin 2013 model yepyeni bir işlemci yerine 2012′nin ikinci yarısında çıkarılmış bir işlemciye yer vermiş olması pozisyonunun biraz geride kalmasına neden oluyor, en azından telefonları kağıt üzerinde karşılaştıran tüketiciler için durumun Xperia Z’nin aleyhine olduğunu düşünebilirler. Ancak pratikteki deneyimlerimize dayanarak Xperia Z’deki performansın hiç de kötü olmadığını söyleyebiliriz. 2013′ün gözde Android telefonlarıyla karşılaştırma yapmak içinse henüz çok erken, ne de olsa rakiplerin ürünleri ya henüz duyurulmadı ya da Türkiye’ye giriş yapmadı.

Sony Xperia Z yukarıda da belirttiğimiz gibi gerçek anlamda bir multimedya telefonu. 5 inç’lik, 1080p çözünürlüklü ekran her ne kadar TFT teknolojisini barındırmanın dezavantajından muzdarip olsa da, renk kalitesi, kontrast ve keskinlik açısından başarılı. Böylelikle yüksek çözünürlüklü videolardan da fazlasıyla zevk almanızı sağlayacaktır. Yüksek çözünürlüklü filmlerle daha fazla haşır neşir olabileceğinizden yüksek kapasiteli bir microSD kartı Xperia Z’ye takmanızda fayda olabilir. Öte yandan Sony Xperia Z, evinde veya iş yerinde bir Sony BRAVIA HDTV bulunanlar için de uygun bir akıllı telefon seçimi olabilir. Bu sayede telefondaki multimedya keyfini oturma odasında daha büyük ekrana taşımak, kablosuz ekran paylaşımı gibi özelliklerden sorunsuzca yararlanmak mümkün olacaktır. Sony Xperia Z pil konusunda da kullanıcıları yarı yolda bırakmayacak gibi görünüyor. STAMINA modu da gerekli durumlarda pili idareli bir şekilde kullanmayı sağlayacak, belki bazı durumlarda hayat kurtarıcı olacaktır.
Sony Xperia Z’nin kamerası da kağıt üstünde düzgün özellikler barındırıyor, ayrıca kamera uygulaması da sunduğu zengin işlevlerle dikkat çekiyor. Ancak fotoğraf kalitesi beklentilerin altında kalıyor. Kamera bölümünde belirttiğimiz gibi Sony’nin bu kamerayı bir yazılım güncellemesiyle daha yüksek performans sunacak hâle getirmesinde fayda var gibi görünüyor. Öte yandan umarız Sony’nin bu telefon için Android 4.2′yi sunması fazla gecikmez. Tabii ki, Android 4.2′nin Android 4.1′e göre fazla bir artısı yok; ancak Xperia Z gibi bir telefona en son Android sürümü yakışır.
Bu yazı Teknoblog.com tarafından yazılmış tarafımızca kaynak belirtilerek kullanılmıştır.


0 yorum:

Yorum Gönder

 
Top